BAHAİ DÜNYA MERKEZİ – Hz. Abdülbaha’nın Makamı için heyecanla beklenen tasarım, Yüce Adalet Evi tarafından bugün itibarıyla tüm Milli Ruhani Mahfillerle paylaşılmıştır.
Bahailer için Hz. Abdülbaha’nın, dinler tarihinde daha önce benzeri görülmemiş özel bir makamı vardır. Yüce Adalet Evi, tasarımda öngörülen yapının, “Hz. Abdülbaha’nın müstesna konumunu yüceltirken” “azametli makamını ve tevazuunu da yansıtmayı” amaçladığını belirtmiştir.
Bu tarihi girişimin mimarı olarak seçilen Hossein Amanat, “Bu yapının benzersiz olması gerektiğini” söylerken aynı zamanda “Hz. Abdülbaha’nın özverililiğini, bilgeliğini, açık kalpliliğini, kucaklayıcılığını ve tüm insanlara karşı beslediği şefkati görünür kılmayı; bahçelere ve doğaya duyduğu sevgiyi varlık âleminde canlandırmayı ve O’nun ileriye ve geleceğe odaklı yaklaşımını yansıtmayı amaçladığını” belirtmektedir.
Tasarımı gözler önüne seren resim seçkisiyle birlikte, izleyicinin hem ana yapıyı hem de çevre düzenlemesini görebileceği bir video da yayınlanmıştır.
Ünlü bir İranlı-Kanadalı mimar olan Bay Amanat “Hz. Abdülbaha’nın ilk inananlardan bir ahbaba kendisinin olası vefatı durumun da nereye defnedileceği konusundaki arzusunu dile getirirken yer olarak arzusunun, Haifa ile Akka arasında dostların ve ziyaretçilerin gelip geçtikleri yolda defnedilmek şeklinde olduğunu söylemişti.”
Hz. Abdülbaha tarafından nazil olan ve ziyaretçiler tarafından O’nun ebedi istirahatgâhında okunan ziyaretnamesinde, Tanrı’ya, “Beni dostlarının gelip geçtikleri yolda toz toprak eyle.” şeklinde yakarıda bulunmaktadır. Duadaki bu arzu, tasarımın temel prensiplerinden birini oluşturmaktadır.
Hossein Amanat ayrıca, “Hz. Abdülbaha’nın vasıfları üzerinde düşünüldüğünde ve bu sözlerin özü dikkate alındığında, insan O’nun istirahatgâhı olacak ihtişamlı bir yapıyı tasarlamakta tereddüt ediyor, O’nun arzusu kuşkusuz dikkate alınmalı, ancak O’nun makamının büyüklüğünü yok sayacak ve saygınlığını yansıtmayıp azaltan bir anlamda değil,” diyerek, aksine “O’nun istirahatgâhı yeni ve eşsiz olmalı ve daha önceki hiçbir yapıya benzememeli.” şeklinde duygularını ifade etmiştir.
Ziyaretçiler, tefekkür yolculuğunun aşamalarından geçmeye imkân tanıyacak şekilde tasarlanmış bir yoldan yürüyerek, bahçenin merkezinde yer alan Makam’a doğru ilerleyecekler.
Mimar Amanat’ın yapı ile ilgili verdiği bilgiler arasında “Makam’ın içinin, her yere ulaşan aydınlatma tekniği ile ışıklandırılmış sessiz bir tefekkür mekânı olmasının öngörüldüğü ve Hz. Abdülbaha’nın istirahat yeri bu dingin mekânın merkezine yerleştirilerek bu noktadan çıkacak ışığında, Hz. Abdülbaha’nın tüm dünya insanlarına getirdiği aydınlığı sembolize eden güneş ışınları şeklindeki yapıdan sızarak tüm bahçeyi kucaklaması” şeklinde olacağı ilave bilgileri yer almaktadır
Hossein Amanat sözlerini: “Hz. Abdülbaha, bugünkü modern çağın ihtiyaçlarına yanıt verebilen yüce bir Şahsiyetti. Yeniliğin müjdecisiydi: Sözleri yeniydi, dünyaya duyurduğu Babasının Öğretileri yeniydi, ve yepyeni insani ilişkiler oluşturmak için insanlığa yaptığı çağrı yeniydi. Bu yapı, işte bu yenilikleri yansıtmayı amaçlamaktadır.” şeklinde tamamlamıştır.
Bu makalenin orijinaline ulaşmak için: https://news.bahai.org/story/1353/